Sağlıklı, huzurlu, mutlu ve bol başarı dolu bir yıl dilerim...
31 Aralık 2015 Perşembe
29 Aralık 2015 Salı
Şeytanla Dans
Meleklere inanıyor musun?
Ya sonsuz hayata?
O zaman vampirlere de inanmak zorundasın...
Ya sonsuz hayata?
O zaman vampirlere de inanmak zorundasın...
Dünyanın bütün hazineleri, insanüstü duyular ve hazlar, yerçekimine bile meydan okuyan müthiş bir kuvvet, kurbanın düşüncelerini okuma ve zihnini büyüleme, avlanmanın dayanılmaz heyecanı, insan kanının baş döndürücü lezzeti, bilgelik, servet ve güç, ama hepsinden önemlisi sonsuz hayat… Bütün bunlar bir lütuf mu yoksa bir lanet mi?
Vampir edebiyatının başkahramanı Lestat yüzyıllardır cevabını bulamadığı bu soruların pençesinde oradan oraya savrulurken, kurbanlarından birinin kızıyla; ölümlülerin en güzeli, bütün meleklerden masum Dora'yla karşılaşır. Lestat yavaş yavaş Dora'nın karşı konulmaz cazibesine kapılırken, doğaüstü bir gücün onu takip ettiğini ve ona gittikçe daha çok yaklaştığını fark eder. Memnoch'tur bu. Şeytanın ta kendisidir. Tanrı'nın, insanların çektiği acılara karşı kayıtsızlığına isyan eden Memnoch; Lestat'ı yaradılış anına götürür, cenneti ve cehennemi gösterir, tarihi baştan sona yaşatır. Bu görülmemiş yolculuktan sonra allak bullak olan Lestat'tan tek bir isteği vardır. Dora'ya karşı büyük aşkı ve karanlık vampir dünyası arasında kalan Lestat, şimdi bir karar vermek zorundadır.
28 Aralık 2015 Pazartesi
Tahinli Çörekler
Hamuru için Malzemeler:
2 adet yumurta
3 yemek kaşığı toz şeker
1 tutam tuz
1 paket kuru maya
50 gr tere yağı
Yarım su bardağı su
Yarım su bardağı süt
3,5 su bardağı un
İçi için:
1 su bardağı tahin
1 su bardağı ince çekilmiş ceviz veya fındık
10 yemek kaşığı toz şeker
Üzeri için:
1 adet yumurta sarısı
2 adet yumurta
3 yemek kaşığı toz şeker
1 tutam tuz
1 paket kuru maya
50 gr tere yağı
Yarım su bardağı su
Yarım su bardağı süt
3,5 su bardağı un
İçi için:
1 su bardağı tahin
1 su bardağı ince çekilmiş ceviz veya fındık
10 yemek kaşığı toz şeker
Üzeri için:
1 adet yumurta sarısı
27 Aralık 2015 Pazar
Kış Keki Tarifim
Malzemeler :
3 yumurta
2 su bardağı toz şeker
1 su bardağından az sıvıyağ
1 su bardağı süt
2,5 su bardağı un
1 tatlı kaşığı zencefil
1 tatlı kaşığı tarçın
1 paket kabartma tozu
Üzeri İçin:
4 adet küp küp dilimlenmiş elma
1 çay bardağı toz şeker
Fındık
Yapılışı :
Öncelikle üzeri için hazırladığımız elmalarımızı ve şekerimizi bir tavada soteledikten sonra tarçınımızı da ilave edelim altını kapatarak kek karışımımızı hazırlamaya geçelim.
Yumurta ve şekerimizi bir kaba alıp köpürene kadar iyice çırpalım. Sonra yağ ve sütü ilave ederek biraz daha çırptıktan sonra kalan malzemelerimizi ekleyerek karışımımızı pişirme kabımıza alalım. Üzerine hazırladığımız elmalarımızı da dökerek önceden ısıtılmış 170 derece fırında pişirelim.
Afiyet Olsun...
.
26 Aralık 2015 Cumartesi
Kuymak Tarifim...
Malzemeler :
Yapılışı :
1 yemek kaşığı tereyağını eritelim. Üzerine mısır ununu ilave edelim ve sürekli karıştırarak kavuralım.Un pembeleşince azar azar ılık suyu ilave edelim ve hızlı hızlı karıştırıp 1-2 dakika pişirelim.
Katılaşmaya başlayınca peynirleri ilave edelim ve 3 dakika pişirelim. Peynirimizin tuzuna göre ayarlayarak biraz tuz ilave edelim.
Başka bir kapta tereyağımızı eriterek üzerine dökelim ve sıcak sıcak servis edelim.
Afiyet olsun...
Etiketler:
Lezzet,
Tariflerim,
Tuzlular,
Yorum
25 Aralık 2015 Cuma
Bir Gün...
Aşk bazen sandığınızdan daha yakındadır…
Yıllardan 1988, günlerden 15 Temmuz'dur ve DEXTER ile EMMA henüz tanışmıştır. Ama birlikte geçirdikleri tek bir gün, sürekli birbirlerini düşünmelerine yetmiştir.
Şiddetle tavsiye ediyorum. İnsan Bir Gün isimli aşk romanını okuyunca bir an donup kalıyor ve ağlamak istiyor. David Nicholls gerçekten mükemmel bir yapıt ortaya koymuş ve insanın elinden bir türlü bırakamadığı bir aşk romanına imza atmış.
Yıllardan 1988, günlerden 15 Temmuz'dur ve DEXTER ile EMMA henüz tanışmıştır. Ama birlikte geçirdikleri tek bir gün, sürekli birbirlerini düşünmelerine yetmiştir.
Şiddetle tavsiye ediyorum. İnsan Bir Gün isimli aşk romanını okuyunca bir an donup kalıyor ve ağlamak istiyor. David Nicholls gerçekten mükemmel bir yapıt ortaya koymuş ve insanın elinden bir türlü bırakamadığı bir aşk romanına imza atmış.
24 Aralık 2015 Perşembe
23 Aralık 2015 Çarşamba
22 Aralık 2015 Salı
21 Aralık 2015 Pazartesi
Muhteşem Yaratıklar...
Ortada bir lanet vardı. Bir kız vardı. Ve sonunda da bir mezar vardı. Bense bunun farkında bile değildim.
BAZI AŞKLAR KADERDİR... DİĞERLERİ İSE LANETLİDİR...
Gatlin'de sürprizlere yer yoktu. Hiçliğin ortasında bir yerlerde duruyorduk. En azından ben öyle olduğunu düşünüyordum, daha fazla yanılamazdım. Lena Duchannes, bir Güney kasabası olan Gatlin'de yaşamakta olan kimseye benzemiyordu. Bir yandan güçlerini gizlemeye çalışıyor, bir yandan da ailesini nesillerden beri eline geçirmiş olan bir lanetle savaşıyordu. Devasa çalılılar, bataklıklar ve Güney'in unutulmuş mezarlıkları gerçeği sonsuza kadar saklamayı başaramayacaktı. Ethan Wate Gatlin'den kurtulacağı günü iple çekiyordu. Rüyalarında gördüğü o hiç tanımadığı kıza âşık oldu. Lena kasabanın en eski ve en ürkütücü evine taşınınca, Ethan tarif edilemez bir şekilde ona doğru çekildiğini hissetti. Aralarındaki bağı anlamaya kararlıydı. Hiçbir sürprizin yaşanmadığı Gatlin'de bir sır bile her şeyi değiştirebilirdi.
Muhteşem Yaratıklar serisini izlemek yerine kitabını okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum. Filmi izlemiş biri olarak kitaptan etkilendiğim kadar beni etkileyemedi.
20 Aralık 2015 Pazar
Zeytinli Ekmek
Sabah kahvaltısına 1 saatte hazır ekmek tarifi için
Malzemeler :
500 gr un
1 paket kuru maya
1/2 çay bardağı zeytinyağı
1 çay bardağı su
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı şeker
10 adet zeytin
Yapılışı :
Unu bir kaba koyarak ortasını açıp maya, tuz, şeker, su, zeytinyağını ve çekirdeği çıkarılmış zeytinlerimizi ekleyerek yoğuralım. Kalıbımızı tereyağı ile yağlayarak hamurumuzu yerleştirip, 200 derecelik fırında 40-45 dakika pişirelim. Fırının içine bir kap ile su koyarsak ekmeğimizin kuru olmasını da önlemiş oluruz.
Afiyet olsun...
17 Aralık 2015 Perşembe
Uzak Saatler...
UZAK SAATLERDEKİ SIRLAR GÜN YÜZÜNE ÇIKMAYI BEKLİYORDU!
Her şey bir mektupla başladı.
Uzun zaman önce kaybolan, yarım yüzyıldır bir evin karanlık tavan
arasındaki posta kutusunda sahibini bekleyen bir mektupla…
EdieBurchill,
annesiyle hiçbir zaman çok yakın değildi. Bir gün, uzun zaman önce
kaybolan, zarfında Milderhurst Kalesi’nden gönderildiği yazan bir mektup
alınca, annesinden şüphelenmeye başladı. Kızından bile uzak duruşu eski
bir sırrı gizliyordu belki, kim bilir?
Edie’nin annesi on üç
yaşındayken Blythe ailesiyle birlikte yaşamaya, Milderhurst Kalesi’ne
götürülmüştü. Buna karar veren ise gizemli bir kadın, JuniperBlythe’ti.
Juniper, ikiz ablaları ve yazar babası Raymond’la birlikte yaşıyordu.
Milderhurst Kalesi’ne gelir gelmez Edie’nin annesinin hayatında yeni bir
sayfa açılmıştı.
Elli yıl sonra, annesinin sakladığı sırların
peşinden koşan Edie de, Milderhurst Kalesi’nin ve tuhaf Blythe
kardeşlerin çekimine kapılacaktı.
Edie, yıkık dökük kalenin içinde
annesinin geçmişini araştırmaya başladığında Milderhurst Kalesi’nin
taşları arasına gizlenmiş başka sırlar da ortaya çıkacaktı...
NE-NE
ZAMAN-NEREDE-NASIL-NİÇİN-KİM?
15 Aralık 2015 Salı
2. Tetkik sonuçlarım ve yaşadığım şok
3 aylık kontrol dönemi gelmişti. Hastane de tetkiklerim yapıldı ve doktor sonuçlarıma baktığında hiçbir sorunum olmadığını, vücudumun hiçbir yerinde bir anormallik görülmediğini söyledi. Bir önceki kontrolde akciğerimde çıkan nodülü sorduğumuzda bize "nodül görüntülenmediğini, bazı nodüllerin zamanla kaybolabilece- ğini ve bu durumun da normal olduğunu" belirtti.
Gerçekten çok mutlu olmuştum. Bir sene sonra artık rahat bir nefes alabilmiştim.
Ama aslından herşey bu kadar basit değildi tabii ki gerçekten. Bir sonraki 3 aylık kontrol dönemimde CA değerimde yükselme görüldü. Yine aynı doktora denk geldim ve "şimdilik sorun olmadığını, bir sonraki kontrolde yükselmeye devam ederse duruma göre hareket edeceğimizi" söyledi.
İçim içimi yemeğe başlamıştı yine, hastamıyım yoksa değil miyim? Vücudumda bir metastas var mı yok mu? soruları beni rahat bırakmıyordu.
Biraz araştırma yaptık ve birçok kişinin memnun olduğu ve bir devlet hastanesinde görev yapan doktora randevu aldık. Dosyamı inceleyen doktor ilaçlı tomografi çektirdi ve sonuç tam bir kaostu diğer hastane tetkiklerimde akciğerimde görülen ve daha sonra kaybolduğunu söyledikleri nodül 4,5mm iken 6 mm olmuş, büyümüştü. Boyutu 1-1,5 cm olmadan da biyopsi yapılamayacağı için metastas olup olmadığını bilemiyorduk ve yine beklemeye başladık.
29 Aralık tetkiklerimden sonra görüşmek dileğiyle, sağlıkla kalın..
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kanser,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Yorum
14 Aralık 2015 Pazartesi
Eyvallah...
Herkesin bir derdi vardır. Bazıları geçer, bazıları geçmez. Bazıları anlatılır bazıları da anlatılmaz. Bazen de anlatmak istersin ama dinleyecek kimseyi bulamazsın. Bilirsin, muhabbettir ihtiyacın ama edecek kimse yoktur. İşte bu kitap bunun için, dertleşmek için yazıldı. Yalnız olmadığını bil diye yazıldı. Muhabbet için, muhabbetle yazıldı...
Biraz yağmurun, biraz da hüznün düştüğü gecelerde bu kitabı okurken şunu hissedeceksiniz;
“Hâlâ dertleşebilecek birileri varmış bir yerlerde...”
Bazen solundan, soluğundan eksilirsin yine de eyvallah dersin...
11 Aralık 2015 Cuma
Haşhaşlı Lokum Tarifi
Malzemeler:
- Yarım paket yaş maya veya 1 çorba kaşığı kuru maya
- 1 su bardağı ılık su
- 2 su bardağı ılık süt
- 1 su bardağı sıvı yağ
- 2 çorba kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tuz
- Aldığı kadar un
- 1 kase haşhaş
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 1 kase ceviz
Geniş bir kabın içine maya ve ılık suyu koyarak mayayı eritip, 5 dakika dinlendirelim. Maya eridikten sonra toz şeker, süt, sıvı yağı, tuzu koyalım ve karıştıralım. Azar azar unu ilave edelim ve ele yapışmayan bir hamur oluncaya dek yoğuralım. Üzerini örterek mayalanmasını bekleyelim.
Hamurumuz mayalanırken bir kabın içine haşhaşı koyalım ve içine sıvı yağı ilave edip, kaşıkla haşhaşı ezerek inceltelim. Sonra cevizleri de ilave edelim ve karıştıralım.
Hamuru merdaneyle açalım ve üzerine haşhaşlı karışımdan sürüp, rulo şeklinde saralım. Sonra 2-3 parmak kalınlığında keselim ve dik olacak şekilde yağlı kağıt serili fırın tepsisine yan yana dizelim.
Fırını 170° ayarlayalım ve lokumlarımızın üzeri kızarana kadar pişirelim.
Afiyet olsun...
8 Aralık 2015 Salı
Fırında Patatesli Ispanak Tarifi
Malzemeler :
5-6 adet haşlanmış patates
1-2 yemek kaşığı kıyma
1 kilo ıspanak
1 adet soğan
2 diş sarımsak
Sıvıyağ
Tuz
Pul biber
Karabiber
Üzeri İçin :
1 su bardağı süt
1 yumurta
Kaşar peyniri rendesi ve tuz
Yapılışı : Soğan ve sarımsaklar ince ince doğranarak sıvı yağda kavrulur. Üzerine kıyma ilave edilerek biraz daha kavrulduktan sonra doğranan ıspanaklar ve baharatlar da eklenerek kavrulmaya devam edilir.
Haşlanan patatesler halka şeklinde doğranarak fırın kabına bir sıra dizilir. Üzerine ıspanaklı harç eklenir ve rendelenmiş kaşar peyniri eklendikten sonra biz sıra daha patates dizilir.
Bir kapta süt, yumurta ve tuz iyice çırpılır ve patateslerin üzerine dökülür. Kalan kaşar peyniri rendesi üzerine serpilerek önceden ısıtılmış 180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirilir.
Afiyet Olsun...
7 Aralık 2015 Pazartesi
Akşama ne pişirsem...
Bu akşamda özellikle çocuklara sürpriz yapıp fırında makarna yapayım dedim. Yemesi keyifli enfes bir lezzet ...
5 Aralık 2015 Cumartesi
Ölümün Yüzü
Ölümün Yüzü, korku, şüphe, endişe okurken tüylerimin ürperdiğini hissettiğim anlar oldu. Eminim siz de çok etkileneceksiniz..
"Smoky Barrett'la konuşmak istiyo-rum, yoksa kendimi öldürürüm!" dedi genç kız. On altı yaşındaki Sarah, dehşet verici üç cinayetin işlendiği evde, başına bir tabanca dayamış korkudan titriyordu. Yabancı adını verdiği birinin, üvey anne ve babasını öldürdüğünü söylüyordu. Yıllardır Sarah'nın peşinde olan bu adam, sevdiği herkesin canına kıymıştı. Tüm bu yaşananlara rağmen genç kız kimseyi kendisine inandıramamıştı. Şu ana kadar! Özel Ajan Smoky Barrett, Los Angeles'ta şiddet suçları biriminin başındaydı. FBI bünyesindeki bu birim, kötünün en kötüsünü yakalamaya çalışıyordu. Tüm ülkenin en seçkin uzmanlarından oluşan ekip, yılıp usanmadan, takıntılı bir tutkuyla peşlerine düştükleri psikopatları avlıyordu. Ortaya çıkan tüyler ürpertici cinayetlerle birlikte, travmaların ve ölümün karanlık yolculuğu başlayacaktı. Ayrıca Smoky Barrett'ın Yabancı'yı ele geçirmek için çok daha kişisel bir sebebi de vardı. Evlat edindiği kızı ve canı pahasına koruyacağı yeni hayatı…
Smoky, bu defa en büyük restini çekiyor. Çünkü Yabancı fazlasıyla gerçek, fazlasıyla yakın ve fazlasıyla acımasız. Sonunda Yabancı yüzünü gösterdiğinde, Smoky en ürkütücü korkularıyla yüzleşmeye hazır olmalı, yoksa Ölümün Yüzü'yle tanışacak...
Smoky, bu defa en büyük restini çekiyor. Çünkü Yabancı fazlasıyla gerçek, fazlasıyla yakın ve fazlasıyla acımasız. Sonunda Yabancı yüzünü gösterdiğinde, Smoky en ürkütücü korkularıyla yüzleşmeye hazır olmalı, yoksa Ölümün Yüzü'yle tanışacak...
4 Aralık 2015 Cuma
Akşama ne pişirsem ...
Etiketler:
Lezzet,
Tariflerim,
Tatlılar,
Tuzlular,
Yorum
3 Aralık 2015 Perşembe
Dişi Kurt
Gölgelerin Arasında Dişi Bir Kurt Var
M.Ö. 44... Roma'nın rakip güçleri cumhuriyeti şiddetli bir sona doğru sürüklemektedir. Bir kâhin genç Tiberius Nero'ya esmer güzeli kuzeni Livia Drusilla'yla evlenirse Roma'nın gelecekteki dört kralının babası olacağını vaat eder. Hırsla-nan Livia yaşamını bu kehaneti gerçekleştirmeye adar. Kader ağla-rını örerken her türlü suç mubahtır. Roma İmparatorluğu'nun doğuşunda ahlaksızlığın, saplan-tının ve seksin öldürücü destanı yazılır.
Ölümsüz köle Iphicles tarafından anlatılan Dişi Kurt Roma İmparator-luğu'nda hırsları, içgüdüleri ve kurnazlıklarıyla öne çıkan kadın-lara - Livia, Julia, Antonia ve Agrippina - yeniden hayat veriyor. Roma İmparatoriçesi serisinin bu ilk kitabında Luke Devenish, muazzam zamanlarda yaşamış kadınları muazzam bir kurguyla okurlarla buluşturuyor.
M.Ö. 44... Roma'nın rakip güçleri cumhuriyeti şiddetli bir sona doğru sürüklemektedir. Bir kâhin genç Tiberius Nero'ya esmer güzeli kuzeni Livia Drusilla'yla evlenirse Roma'nın gelecekteki dört kralının babası olacağını vaat eder. Hırsla-nan Livia yaşamını bu kehaneti gerçekleştirmeye adar. Kader ağla-rını örerken her türlü suç mubahtır. Roma İmparatorluğu'nun doğuşunda ahlaksızlığın, saplan-tının ve seksin öldürücü destanı yazılır.
Ölümsüz köle Iphicles tarafından anlatılan Dişi Kurt Roma İmparator-luğu'nda hırsları, içgüdüleri ve kurnazlıklarıyla öne çıkan kadın-lara - Livia, Julia, Antonia ve Agrippina - yeniden hayat veriyor. Roma İmparatoriçesi serisinin bu ilk kitabında Luke Devenish, muazzam zamanlarda yaşamış kadınları muazzam bir kurguyla okurlarla buluşturuyor.
2 Aralık 2015 Çarşamba
İlk Kontrollerim
Ekim ayında yavaş yavaş kemoterapi yan etkilerinden kurtulmaya başlamıştım ve ilk kontrollerimin zamanı gelmişti. Bu kontroller yapılmadan en az 10 gün önce hastaneye giderek randevu almanız gerekiyor. Ben de doktorumun yazdığı MR, ultrason ve endoskopimi çektirerek sonuçlarımın çıkmasını bekledim.
Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi tedavi gördüğüm hastanede doktorların odaları sürekli değişmekte ve randevu tarihinizde sizin bağlı olduğunuz poliklinikte hangi doktor görevli ise o doktor ilgileniyor sizinle. Bu sefer benim doktorum da değişmişti.
Sonuçlarımın normal olduğunu yalnızca akciğerimin sağ alt lobunda 4,5 mm boyutunda bir nodül saptandığını belirtti doktor. Bizim aklımıza ilk gelen kanserin sıçramış olduğu lenflerimin de sağ tarafta olduğuydu. Ancak doktora daha önce hiçbir tetkikte görülmeyen bu nodülün nasıl yada neden oluşabileceğini sorduğumda "nodüllerin hasta olmayan insanlarda da olabileceğini, sadece bizim bu nodülleri 3 aylık kontrollerle gözetim altında tutacağımızı" söyledi.
Bir ay önce kemoterapilerim bittiğinde yeşeren umutlarım tekrar yerle bir oldu ve gelecek 3 ayın bir an önce geçmesini beklemeye başladım...
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kanser,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Tedavi,
Yorum
1 Aralık 2015 Salı
Senden Önce Ben...
Birbirlerine aşktan başka verecek hiçbir şeyleri yoktu...
Yaşamın ince detayları Loudan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu...
Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.
Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lounun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur?
Mucizelere inanmıyorsanız durup bir kez daha düşünün...
Yaşamın ince detayları Loudan sorulur. Otobüs durağıyla ev arasında kaç adım var? Çalıştığı kafeye gelip gidenler nasıl bir hayat yaşıyor? Parlak yeşil elbisenin altına ne renk külotlu çorap giyilir? Onda bu soruların hepsinin cevabı var. Kolayca mutlu olabildiği küçücük dünyasında bilmediği tek şey hayatın çok daha karmaşık soru ve cevaplarla dolu olduğu...
Geçirdiği motosiklet kazasıyla hayatı altüst olan Will uzun süredir karmaşık sorularla meşgul. Bu hayatta diğer insanları mutlu eden küçük şeyler ona biraz olsun keyif vermiyor. Çevresindeki tüm renkler birden griye dönmüş ve böyle bir umutsuzluk içindeyken yapabileceği tek şeyin hayatını sonlandırmak olduğunu düşünüyor.
Peki, asık suratlı, aksi ve geçimsiz Will, Lounun rengârenk yaşamıyla karşılaşırsa neler olur?
Mucizelere inanmıyorsanız durup bir kez daha düşünün...
30 Kasım 2015 Pazartesi
29 Kasım 2015 Pazar
Son Kemoterapi Seansım
Kanımın artmaması sebebiyle ertelenen kemoterapi seansım bayağı bir gecikmeli oldu. Doktorlar kanımı arttıracak bir şey vermedikleri için ne yapacağımızı şaşırmıştık. Yapılan tek açıklama bazı insanların kan değerlerinin artışa dirençli olduğu ve beklememiz gerektiğiydi. Ama ben bu gidip gelmelerden fazlasıyla sıkılmış ve yorulmuştum.
Bu sefer kendi başımıza iş yaptık ve kan iğnelerini başka bir doktora yazdırarak evde kızımın yaptığı kan iğneleri sayesinde kanımı 14,4'e yükselttik.
18.09.2015'te kemoterapi onayım verildi ve ertesi gün kemoterapimi aldım. Artık kontroller için randevu almak kalmıştı. Doktorlar bir ay sonra gidip Mr, endoskopi ve ultrason çektirmem gerektiğini durumumun o zaman belli olacağını söylediler.
Bu arada her şeyi denememize rağmen artış göstermeyen kan değerlerimi arttırmanın yolunu da kırmızı şarapta bulduk.
Tetkiklerim ve edindiğim tecrübeleri anlatmaya devam edeceğim...
Bu sefer kendi başımıza iş yaptık ve kan iğnelerini başka bir doktora yazdırarak evde kızımın yaptığı kan iğneleri sayesinde kanımı 14,4'e yükselttik.
18.09.2015'te kemoterapi onayım verildi ve ertesi gün kemoterapimi aldım. Artık kontroller için randevu almak kalmıştı. Doktorlar bir ay sonra gidip Mr, endoskopi ve ultrason çektirmem gerektiğini durumumun o zaman belli olacağını söylediler.
Bu arada her şeyi denememize rağmen artış göstermeyen kan değerlerimi arttırmanın yolunu da kırmızı şarapta bulduk.
Tetkiklerim ve edindiğim tecrübeleri anlatmaya devam edeceğim...
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Tedavi,
Yorum
28 Kasım 2015 Cumartesi
Mart Menekşeleri
Bir kadının yüreği sırlarla dolu bir denizdir...
Gerçek aşkı yaşadığına inanan ünlü yazar Emily Wilson, kocasının başka bir kadını ona tercih ettiğini öğrenince, hayal kırıklığına uğrar. Tüm bu olanlara rağmen yine de tek bir damla gözyaşı dökmez.
Büyük yengesi Bee, Mart ayını Bainbridge Adası'nda geçirmesi için onu davet eder. Emily ruhunda açılan yaraların iyileşmesi umuduyla, bu teklifi kabul eder.
Adanın mistik havasıyla huzuru yakalamaya çalışan Emily, 1943 yılında yazılmış kırmızı kadife kaplı bir günlük bulur. Bu günlük onu geçmişin tozlu sayfalarına hapsolan gerçek bir aşk hikayesine ve altmış yıllık bir aile sırrına götürecektir...
Umut, hüzün, pişmanlık, aşk, tarih ve gizem duygusunun bir arada işlendiği büyüleyici bir roman.Sarah Jio, insan kalbinin ne kadar hatalı olursa olsun sevdiklerini her zaman affedeceğini eşsiz bir dille anlatıyor.
Gerçek aşkı yaşadığına inanan ünlü yazar Emily Wilson, kocasının başka bir kadını ona tercih ettiğini öğrenince, hayal kırıklığına uğrar. Tüm bu olanlara rağmen yine de tek bir damla gözyaşı dökmez.
Büyük yengesi Bee, Mart ayını Bainbridge Adası'nda geçirmesi için onu davet eder. Emily ruhunda açılan yaraların iyileşmesi umuduyla, bu teklifi kabul eder.
Adanın mistik havasıyla huzuru yakalamaya çalışan Emily, 1943 yılında yazılmış kırmızı kadife kaplı bir günlük bulur. Bu günlük onu geçmişin tozlu sayfalarına hapsolan gerçek bir aşk hikayesine ve altmış yıllık bir aile sırrına götürecektir...
Umut, hüzün, pişmanlık, aşk, tarih ve gizem duygusunun bir arada işlendiği büyüleyici bir roman.Sarah Jio, insan kalbinin ne kadar hatalı olursa olsun sevdiklerini her zaman affedeceğini eşsiz bir dille anlatıyor.
26 Kasım 2015 Perşembe
Un Kurabiyesi Tarifimm
Malzemeler :
1 su bardağı pudra şekeri
1 su bardağı sıvı yağ
Aldığı kadar un
Yapılışı :
1 su bardağı pudra şekeri
1 su bardağı sıvı yağ
Aldığı kadar un
Yapılışı :
Tüm malzemeleri bir kaba alarak yoğurup, şekil verildikten sonra 180 derecede üstü kızarana kadar pişirilir. Kurabiyeler soğuduktan sonra pudra şekeri ile süslenerek servis edilir.
Kıyır kıyır enfes ve yapılışı çok basit bir kurabiye tarifi...
25 Kasım 2015 Çarşamba
Akşama ne pişirsem :)
24 Kasım 2015 Salı
Ağlayan Kek Tarifim
Malzemeler:
Kek için:
- 4 adet yumurta
- 1 su bardağı şeker
- 2 yemek kaşığı süt
- 1,5 su bardağı un
- Kabartma tozu
- 1 çay bardağı kakao
- 1 yemek kaşığı sıvı yağ
- 2 su bardağı süt
Üzeri İçin :
- 1 paket krem şanti
- 1 paket çikolata sosu
Yapılışı :Yumurta ve şeker iyice çırpılır. Kalan hamur malzemeleri ilave edilerek kek hamuru hazırlanır. Yaklaşık 28×28 boyutunda kare borcamda ya da yuvarlak borcam da kullanabilirsiniz.170 derece ısıtılmış fırında 40-45 dakika pişirilir.
Soğuduktan sonra kekimizi kürdan ile delirek 2 su bardağı süt ile ıstalıtır.
Sütünü çeken kekimizin üzerine önceden hazırlamış olduğunuz krem şanti sürülür.Son olarak bol çikolata sosu ile üzeri kaplanır. Çikolata sosunun da mutlaka soğumuş olması gereklidir. Birkaç saat dinlendirdikten sonra dilimleyerek servis yapılır. Afiyet olsun...
Etiketler:
Kekler,
Lezzet,
Tariflerim,
Tatlılar,
Yorum
23 Kasım 2015 Pazartesi
Cennetin Rengi
Keyifle okuyacağınız, sayfalarında akıp gideceğiniz enfes bir kitap...
20 Kasım 2015 Cuma
Tahinli Çörek Tarifim
Hamuru için Malzemeler:
2 adet yumurta
3 yemek kaşığı toz şeker
1 tutam tuz
1 paket kuru maya
50 gr tere yağı
Yarım su bardağı su
Yarım su bardağı süt
3,5 su bardağı un
İçi için:
1 su bardağı tahin
1 su bardağı ince çekilmiş ceviz veya fındık
10 yemek kaşığı toz şeker
Üzeri için:
1 adet yumurta sarısı
Yapılışı :
Küçük bir tencerenin içerisine yarım bardak su, yarım bardak süt ve tere yağını koyalım. Tereyağını eritelim. Yoğurma kabının içerisine mayayı, şekeri, tuzu ve 2 adet yumurtayı ilave edelim. Üzerlerine ılık olan sütü ilave edelim. Unu yavaş yavaş ekleyerek güzelce yoğuralım. Elimize hafifçe yapışan ama çok da cıvık olmayan bir hamur elde edelim. Derin bir kabın içerisine biraz un serpelim ve hamurumuzu kabın içerisine koyalım. Hafif nemli bir bezle hamurun üzerini örtelim. En az 1 saat civarında hamuru yalandıralım. Mayalanan hamurdan elma büyüklüğün-de bezeler koparalım. Hamurları açacağımız tezgahın üzerine biraz un serpelim ve merdaneyle uzun oval şeklinde hamurları açalım.
Açtığımız hamurun üzerine fırçayla tahini sürelim. Üzerine ceviz ve şeker serpelim. Uzun kenarından tutup rulo şeklinde saralım. Bıçak yardımıyla ortadan ikiye bölelim. Daha sonra bir ucundan tutup, kendi etrafında dolayarak şekil verelim. Yağlı kağıt serili veya yağladığımız tepsiye tahinli çörekleri dizelim. Fırça yardımıyla üzerlerine yumurta sarısından sürelim.
180 derecede ayarlı fırınımızda üzerleri kızarana kadar pişirelim.
Afiyet olsun....
18 Kasım 2015 Çarşamba
16 Kasım 2015 Pazartesi
5. Kemoterapim
27.08.2015 tarihinde 5.kemoterapim için hastaneye gittim. Kan tahlillerim yapıldı ve kemoterapi onayım çıktı.
Kemoterapimi alıp eve dönerken kendimi çok halsiz ve yorgun hissetmeye başladım. Yine o dayanılmaz ağrılar başlamıştı ve yerimden kalkmadan yattığım günlere geri döndüm. Bunlara kemoterapi ilacının yan etkilerinin yanı sıra kanımın çok düşük olması sebep oluyordu. Ama tabii ki bunları doktor olmadığımız için araştırarak kendimiz öğrendik. Kan değerlerime baktığımızda kanım 0,98 olduğu halde kemoterapi verilmişti.
Bu hastalığa yakalanmadan önce her işini kendi halleden, yemek yapması için hiç kimseyi mutfağa sokmayan ben şimdi kolumu kıpırdatacak gücü bile kendimde bulamıyordum. Bunun psikolojisi artık dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı. Bu dönemde anladım ki insanı bitiren asıl şey kanser olmak gerçeği değil bu yan etkileri yaşamaktı.
Bu hastalığa yakalanmadan önce her işini kendi halleden, yemek yapması için hiç kimseyi mutfağa sokmayan ben şimdi kolumu kıpırdatacak gücü bile kendimde bulamıyordum. Bunun psikolojisi artık dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı. Bu dönemde anladım ki insanı bitiren asıl şey kanser olmak gerçeği değil bu yan etkileri yaşamaktı.
Sevenlerimin etrafımda pervane olup ellerinden geleni yapmaya çalışırken benim acı çektiğimi gördükçe bana hissettirmemeye çalışsalar da gözlerindeki acıyı ve hüznü görebiliyordum.
Her seferinde bu en ağır geçen kemoterapi demeye başlamıştım ve gerçekten de öyleydi...
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Tedavi,
Yorum
14 Kasım 2015 Cumartesi
13 Kasım 2015 Cuma
Torun sevgisi :)
Torun sevgisi o kadar büyük, o kadar güçlüdür ki; kolunuzu kaldıracak haliniz bile yokken size bir sözüyle mantı açtırır. Hastalığım sürecinde ayaklarımın üzerine tekrar basabilmemi, bu hastalık ile savaşıp karşısında güçlü durabilmemi sağlayan canım torunum ile açtığımız mantıdan kareler...
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kanser,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Tedavi,
Yorum
11 Kasım 2015 Çarşamba
4. Kemoterapim ve doğum günüm :)
3.kemoterapimde yaşadıklarımdan sonra o kadar korkmuştum ki kan seviyem düşmesin diye elimden geldiğince iğnelerimi olmaya ve kan yapıcı gıdalar tüketmeye devam ettim. Çünkü kemoterapi sürecim artık uzasın istemiyordum.
21 gün daha geçmişti ve kan sonuçlarım çıktığında kan değerimin 1,44 olduğunu gördüm. Bir öncekine göre yükselmiş olması ve tedavimin uzamasının bana daha zararlı olacağı düşünülerek 4. kemoterapi onayım verildi. Kemoterapimi bir gün sonra aldım.
21 gün daha geçmişti ve kan sonuçlarım çıktığında kan değerimin 1,44 olduğunu gördüm. Bir öncekine göre yükselmiş olması ve tedavimin uzamasının bana daha zararlı olacağı düşünülerek 4. kemoterapi onayım verildi. Kemoterapimi bir gün sonra aldım.
Ve bir gün sonra doğum günüm geldi çattı. Kızlarım ve arkadaşları bana sürpriz hazırlamışlar ve bu doğum günümü hep birlikte kutladık. Aslında ağrılarım ve halsizliğim nedeni ile yatıyordum yine ama onları görünce moralim yerine geldi. Hepsine buradan ayrı ayrı teşekkür ederim.
Bunlarda o günden kareler ;
Beni bu zor günlerimde yalnız bırakmayan tüm sevenlerim sizi çok seviyorum ...
Etiketler:
Hakkımda,
Hayatım,
İç ışın,
Kanser,
Kemoterapi,
Radyoterapi,
Tedavi,
Yorum
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)